Perşembe, Ağustos 8

Ramazan Bayrami

Bir ay cok cabuk gecti ve Ramazan Bayrami sonunda geldi... 

Bayram sabahlari, biz cocukken pek degerliydi. Erkenden kalkilir; babamla abim camiden donene dek kahvalti sofrasi kurulurdu. Demli bir cay, su boregi, annemin evde yaptigi baklavalar.. Sonra, tum gece basucumuzda beklemis olan yeni bayramliklar giyilir, dedeme gidilirdi. Butun aile orda olurduk, en az otuz kisi.. Ardindan anneannemi ziyaret.. Kalabalik, kocaman bir aileydik o zamanlar.. 

Cocuklugumun bayramlari beni hep duygulandirir. Hazirlik yapilan, heyecan duyulan, tum aile eksiksiz olunan bayramlar... Eski bayramlar bize dostlugu, kardesligi, yardimlasmayi, komsulugu ogretirdi. Komsumuza selam bile veremedigimiz degil, karsilikli evlerimizde agirlandigimiz zamanlardi.

Bayram sekerleri hepimizin evinde hazir olurdu. Kapiya gelip seker isteyen cocuklar geri cevrilmezdi. Her evde tatli bir telas, bir kosturmaca.. Ev gezmeleri, kolonya ikramlari, el openlerin cok olsunlar, ardindan hevesle beklenen bayram harcliklari, anneannemin her bayram hepimiz icin ozenle hazirladigi icinde para ya da seker olan mendiller ve daha bir dolu kucuk ayrinti... 

Hayatinizdaki kosturmacayi, en azindan bayramlarda durdurun. Biliyorum, artik hepimiz bayramlara tatil gozuyle bakiyoruz. Cunku modern hayatin icinde cok yoruluyoruz. Eskileri geri getirmek mumkun olmasa da, en azindan buyuklerinizi ihmal etmeyin. Onlar hala yaninizdayken, sevgiyle sarilin... Uzaktaysaniz mutlaka arayin...


Herkese, evdeki bayram sekerlerimiz kadar renkli, neseli, civil civil birkac gun diliyorum...

Şeker tadinda bayramlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder